Adım Adım 10 yaşını doldurdu, 11’inci yaşına giriyor. İyilik Peşinde Koş platformu ile bugüne kadar STK’lara toplam 34 milyon liralık bağış yapılmasına besile oldular. Adım Adım’ın kurucu üyesi ve kaynak geliştirme sorumlusu Renay Onur, Sportup için 10 yılın özetini çıkardı.
Adım Adım 11’inci yaşına giriyor. 10 yıl önce bugüne baktığınızda bu noktaya ulaşabileceğinizi hayal ediyor muydunuz? Nasıl başlamıştınız?
Adım Adım 10 yaşını bitirdi ve 11’inci yaşımıza adım atıyoruz. Bu kadarını tahmin etmiyordum, daha doğrusu bu kadar ötesini hayal etmemiştim. Ben 2006 yılında koşacağım İstanbul Maratonu’nun 15 km etabını kendim için daha anlamlı kılmak istedim. Daha önce iki kere koşmuştum ve benim için daha anlamlı olsun istedim. Yurt dışında yapıldığını duyduğum yardımseverlik koşusu aklıma yattı ve kimin için koşacağıma karar vermek için internette aramaya başladım. Sonunda istediğim anlamda çalışan ve bana en sıcak yaklaşan derneği seçtim. İnanılmaz keyif aldım, kendi başıma koşmuştum ve üçüncü bitirişim olmasına rağmen bittiğinde duygu yoğunluğundan ağlıyordum. Sanki bitiş çizgisine desteklemek için koştuğum engelliler ile birlikte girmiştik.
Aynı zamanlarda Itır da Amerika’da bir otobüs durağının üzerindeki reklamdan etkilenip Lösemi hastaları için maraton koşmaya karar veriyor ve yardımseverlik koşusu yapıyor.
İkimiz de yaşadığımız bu tecrübeyi daha fazla kişi yaşasın ve STK’lar daha fazla kaynak edinebilsin diye medya aracılığı ile kendimizi ve amacımızı duyurunca altı kişi birbirimizi bulduk ve çalışmalar başladı. 1 seneyi aşkın yol planımızı amacımızı vizyonumuzu tartıştık ve 2008 Mart ayında ilk toplu yardımseverlik koşumuzu yaptık.
10 yılda kaç adım atıldı? Ne kadar yardım toplandı? Sizce yeterince adım atıldı mı?
Sizin için ilk defa hesapladım sayısını. 10 yılda 400 milyon adım atmışız. Bugüne kadar 15 bin kişi 22 bin kere yardımseverlik koşusu yaptı ve attıkları adımlar ile 40’I aşkın STK’ya 320 bin kişinin 34 milyon TL bağış yapmalarına vesile oldular.
Bence 10 yıl için yeterince Adım atıldı. Bu adımlarla 500 bin kişilik bir iyilik ailesi oluştu ve birbirine sadece bununla bağlandı.
15 bin gönüllü koşucu – harekete geçirdikleri 320 bin kişi ve bu bağışlarla hayatlarına umut katılan 156 bin canlı.
Adım Adım hangi STK’lara yardımda bulundu?
Adım Adım 12 farklı alanda faaliyet gösteren 40’I aşkın STK ile koşu arkadaşlığı yaptı ve yapıyor. İlk günden beri STK’lardan tek şey istedik. Şeffaf olun, bağışçılarınıza ve hatta bağış yapmak isteyenlere hesap vermekten gocunmayın. 1.5 yıldır STK seçme stresinden de kurtulduk artık Adım Adım bağışçı haklarını imzalayan ve Açık Açık platformuna giren bütün STK’lara açık.
Bu sene yine Nisan ayında başvurmuş bütün STK’lara çağrıya çıkacağız.
10 yıl önceki koşulara katılımlar ile bugünkü katılımı kıyasladığımızda nasıl bir tablo ortaya çıkıyor?
Tam 100 kat büyüdük. 2008 İstanbul Maratonu’nda 74 kişi koşmuş, 758 kişinin 130 bin TL bağış yapmasına vesile olmuştuk. 2017 İstanbul Maratonu’nda 7,000 kişi koştuk, 105 bin kişinin 10 milyon TL bağış yapmasına vesile olduk.
Bilmeyenler için yardım koşularının işleyişini açıklayabilir misiniz?
Kişi bir yarış seçer, kendine uygun antrenamını belirler, ardından adımlarını kimin için atacağına karar verir yani projesini seçer. Yarışa iki hafta kala kampanyasını başlatır yani bütün çevresine kampanyasını duyurur, yarış bittikten 2 hafta sonra kampanya biter. Bütün bu aşamalarda Adım Adım hem gönüllü koşucuya hem de Stk’ya destek olur.
Koşu dışında insanları harekete geçirebilecek hem spor hem de yardım anlamında başka bir branş düşünüyor musunuz? Bisiklet veya yürüyüş gibi…
Düşünüyoruz fakat henüz koşu bile Türkiye’de çok az yapılan bir spor. Düşünün geçen sene Amerika’da 500 bin kişi maraton koştu. Türkiye’de 3000 kişi. Dikkatinizi çekerim nüfuslarımıza arasında 5 kat var. İşin ilginci İstanbul Maratonu’na katılıp 8 km 10 km koşanlar bile maraton koştuğunu zannediyor. Daha yolumuz uzun.
Artık koşmak yaygınlaşan bir eylem. Uygulamalar insanların ne kadar koştuğunu gösteriyor ve bir motivasyon oluyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Koşmak insanın çocukluğuna dönmesidir – yürümeyi öğrenir öğrenmez koşmaya başlarız ama çevremiz bizi hep durdurur aman koşma düşersin.
Koşmak insanın vücudunu tanımasıdır – hangi tempo bana uygun, hangi tempoda kalbim ne kadar hızlı atıyor,
Koşmak yalınlıktır – belki de yüzmeden sonra en az malzeme ihtiyacı olan şey, yüzme gibi de değil her an her yerde yapabilirisin.
Koşmak doğayı hissetmektir, şehri tanımaktır – koşarken farkında varmadığımız yerleri görürüz şehri daha iyi tanırız, şehrin içinde ve etrafındaki yerleri öğreniriz. Şehri daha çok severiz.
Koşmak daha sağlıklı olmaktır – koşmak vücudun her bir kısmı için sağlık demektir.
Bunların hepsini yapan ne olsa yaygınlaşır. Koşmak inanılmaz bir şey.
https://www.youtube.com/watch?v=4NWMk10qHH0