Olimpik başarının sırlarından biri: Doğru bütçe yönetimi

Pyeongchang 2018 Kış Olimpiyatları’nda gördüğünüz Amerikalı sporcuların bazıları tanıdık isimler. Lindsey Vonn gibi sporun içinde yıllardır olan kişiler. İkinci bir grup ise Nathan Chen gibi yeni parlayan ve önümüzdeki organizasyonlarda kendisini sıkça görebileceğimiz kişiler. Üçüncü bir grup daha var ki kendilerini ismen pek bilmiyoru ama en az sporcular kadar ABD’nin başarısında payı var. Bunlar ABD Olimpiyat Komitesi için çalışan data analizciler.

ABD Olimpiyat Komitesi (USOC) sporcuları desteklemek için 39 farklı ulusal spor komitesine yılda 50 milyon dolar dağıtıyor. Bu bütçenin dağıtım şekli 2010’da Alan Ashley’nin spor performans yöneticisi olarak işe alınmasından sonra değişti. Artık her şey metrikler, analitikler ve sayılar üzerinden yönetilmeye başlandı. Harcanan her cent’in geri dönüşü hesaplanıyor. Geçtiğimiz yıl düzenlenen MIT Sloan Sport Analytics Konferansı’nda konuşan USOC’nin yönetcisi Finbarr Kirwan “Yağma hissinden çıkıp artık dataya doğru evrilmiş durumdayız” demişti.

USOC’da değişim Londra 2012’den sonra başladı. Disk, çekiç, cirit ve gülle atma gibi branşlarda ABD’li atletlerin sadece yüzde 13’Ü Olimpiyatlar’da, altı hafta önceki deneme atışlarından daha iyi sonuçlar elde etmişti. Bu da Kirwan ve ekibini düşünmeye sevk etti.  Yatırımın karşılığını almak için özellikle madalyaların kaybedildiği vakalara odaklanmak gerekiyordu.

Komite ve organizasyon yöneticileri atletlerin Olimpiyatlar’da kaç madalya kazanacağı tahmin edilebiliyordu ama her branş için tahminler yapılmıyordu. Bu yüzden yaygın bir bilgiden yola çıkarak daha bilimsel bir uygulamaya başladılar. Ortalama olarak atletler güç ve hızlarını, dayanıklılıklarından daha önce elde ederler. Kadın atleter güç ve hız sporlarında erkeklerden daha ad erken yaşlarda başarılı olurlar. Bu bilgiden yola çıkıp matematiksel bir model geliştirdiler. USOC bu modeli kullanarak atletlerin kariyer gelişmelerini analitik sistemlerle izlemeye başladılar. Basit bir şekilde her branşta her rakibin geçmiş yıllardaki performansını analiz ettiler ve bu sporcunun başarı eğrisini 2016’ya doğru uzattılar. Yani Rio Olimpiyatları’nda rakiplerin başarısın artacağını mı yoksa düşeceğini mi ön gördüler. Bu grafikleri inceledikten sonra her atlet için madalya beklentisini oluşturdular.

Bu analiz sonucunda kendisinden madalya beklentisi yüksek olan sporculara USOC daha fazla eğildi ve daha fazle destek vermeye başladı. Buna spordaki en son teknolojiler de dahildi. Her atletin atışının radarda izlenmesi gibi, biyomekanikal yardımcı aygıtlar, beslenme danışmanlığı, fazladan antrenör bütçesi ve performans bonusları gibi… USOC’ye göre Olimpik branşlardaki her rakip sporcu için ortalama ayda 500 ila 2 bin dolar harcandı.

2014 ile 2016 yılları arasındaki sonuçlar gerçekten etkileyiciydi. Michelle Carter, Ryan Crouser ve Joe Kovacs gibi gülle atıcılar USOC’nin analizi sonucunda madalya adayı olarak tespit edildi ve diğer sporculara göre daha çok desteklendi. Hepsi de Rio’dan madalyalar almayı başardı. Amerikalı uzun mesafe koşucuları da yeni analitikin hedef grubundaydı ve onlar da performanslarını geliştirdiler.

2018’e geldiğimizde USOC analizler sonucunda biathlona destek vermeye başladı. Bu branşta Amerikalı sporcular yetenekli de olsalar bütçe konusunda zorluk yaşıyordu. Uzun bir kariyerden sonra Lowell Bailey neredeyse spor buırakıp bir sığır çiftliğinde çalışmaya başlayacaktı. Bunun yerine Bailey bireysel erkekklerde 2017 Dünya Şampiyonu oldu. Susan Dunklee de gümüş madalya kazandı.

USOC yöneticileri aynı zamanda kızakta da umutluydu. Bunun için ulusal kızak federasyonlarına da destekte bulundular. Yatırımların doğru yönetilmesi ve doğru desteklerle ABD’nin Pyeongcang’e gönderdiği her sporcu son iki yıldaki Dünya Kupası organizasyonlarında en az bir madalya kazandılar.

Bu isimler ve başarıları elbette sportif bir başarı. Ancak bu başarının arkasında data analizi, spor bilimi ve finansal bütçenin doğru yönetilmesi de yatıyor.

Kaynak

 

Yazı Hakkında Düşünceleriniz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir